MUSTAFA OZBEK - Ana Sayfa

DİN DERSİ YAZILISINA HAZIRMISINIZ

KUTSAL KİTABIMIZI NE KADAR TANIYORUZ

1	Akıl		Allah tarafından peygamberlere gönderilen az sayıda sayfalardan oluşan ilahi metinlerdir.
2	İlahi kitap		Allah’ın gönderdiği son ilahi kitaptır.
3	Hz. Âdem(A.S)		İnsanların Allah’ı bırakıp inandıkları (ağaç, taş, hayvan vb.) şeylere denir.
4	Suhuf		Hz. Muhammed’e ilk vahyin geldiği yer.
5	Dört büyük kutsal kitap		Allah’ın varlığına ve birliğine olan inanç.
6	Kur’an-ı Kerim		Kur’an’ı kitap olarak bir araya getirten halife
7	Hz. Muhammed(SAV)		Her yıl ramazan ayında peygamberimiz ve Cebrail’in gelen Kur’an ayetlerini kontrol etmesine, günümüzde ise Kur’an’ın karşılıklı olarak okunmasına denir.
8	Vahiy		Kur’an’ın zamanında çoğaltıldığı halife
9	Put		Peygamberimizin gelen Kur’an ayetlerini yazmakla görevlendirdiği kişiler
10	Cebrail (A.S)		Kur’an-ı Kerimin tamamını ezbere bilen kişi
11	Hira mağarası	1	İnsanları diğer canlılardan ayıt eden en önemli özelliktir
12	610 yılı, Kadir Gecesi		Kur’an-ı Kerim’in her bir cümlesine denir.
13	23 yıllık süre		Kur’an-ı Kerim’in kitap olarak toplanmış şekli.
14	Tevhit inancı		Kur’an-ı Kerim’in ayetlerinden oluşan her bir bölümüne verilen isimdir
15	Vahiy Kâtibi	3	İlk peygamber
16	Mukabele		Allah’ın mesajlarını peygamberlerine bildirmesi
17	Hafız		Bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gelen peygamber
18	Mushaf		Kur’an-ı Kerim’in baştan sona okunmasıdır.
19	Hz. Ebubekir		Vahiy meleği
20	Hz. Osman		Hz. Muhammed’e ilk vahyin geldiği zaman
21	Ayet	2	Yaratıcımız olan Yüce Allah’ın insanlara yol gösterici olarak gönderdiği kitaplardır.
22	Sure		Kur’an-ı Kerimin indirildiği toplam süre
23	Cüz		Kur’an-ı Kerim’in her zaman insanlığa yol gösterici kitap oluşu
24	Hatim		Tevrat, Zebur, İncil, Kur’an-ı Kerim
25	Evrensel kitap		Kur’an-ı Kerim’in yirmi sayfadan oluşan bölümlerine verilen isimdir.

ÇÖLE İNEN NUR

Mekke’deki cahiliye adetleri Hz. Muhammed (s.a.v)’i rahatsız ediyordu. Kendisini en çok rahatsız eden şey de insanların putlara tapmalarıydı. Ayrıca toplumdaki ahlâkî bozulmalar da onu huzursuz ediyor fakat nasıl bir çare bulunabileceğini bilmiyordu. Bu yüzden 35 yaşından beri aralıklarla Hazreti Muhammed (sav.), düşünmek ve dua etmek için Mekke'ye beş kilometre uzaklıkta Nur dağındaki Hira mağarasına giderdi. Bazen tam bir ay orada kalıyor, çevresini gözlemliyor, tefekküre dalıyordu. Mekke’ye inince de ilk olarak Kâbe’yi tavaf ediyor, ardından evine kapanıyordu.

CEBRAİL İLE İLK BULUŞMA

Peygamberimiz (as) uzun süredir kendinde anlam veremediği değişiklikler hissediyordu. Gördüğü rüyalardan etkileniyordu. Çünkü gece gördüğü rüyalar sabah aynen çıkıyordu. 610 yılının Ramazan ayıydı, Mekke’den ayrılma isteği yine ağır basmıştı. Hz. Hatice ile vedalaşarak Hira Mağarası’na gitmek üzere Mekke’den ayrıldı. Ramazan ayının son günleriydi. Mağaradayken aniden duyduğu bir sesle irkildi. Hiç bilmediği bir varlık ona “Oku!” diyordu. Peygamberimizin (as) okuma yazmayı öğrenme imkânı olmamıştı. Korkarak “Ben okuma bilmem.” dedi. Karşısındaki varlık onu öyle bir sıktı ki bütün kemiklerinin birbirine girdiğini zannetti. Hz.Muhammed’e (as) gelen, Allah’ın peygamberlere vahiy iletmekle görevli meleği Cebrâil’di. Cebrâil iki kez daha “Oku!” dedi. Peygamberimiz (as) hep aynı cevabı verdi. En sonunda bütün cesaretini toplayarak Cebrâil’e “Ne okuyayım?” dedi. Cebrâil Alâk Suresi’nin ilk beş ayetini ona bildirdi.

İLK VAHİY
NEREDE ?
NE ZAMAN ?
HANGİ SURE ?
HANGİ GECE ?
İLK EMİR ?

SIRDAŞ HATİCE

Peygamberimiz (as) korku ve şaşkınlık içinde hemen mağaradan çıktı, evine gidecekti. Dışarıya çıkınca meleğin gökyüzünü tamamen kapladığını gördü. Şöyle sesleniyordu: “Ben Cebrâil’im, sen de Allah’ın Peygamberisin.” Peygamberimiz (as) karşılaştığı olaya bir anlam veremiyordu. Koşarak eve gitti, hâlâ olayın etkisinden kurtulamamış, tir tir titriyordu. Yatağına yatarak Hz. Hatice’ye “Beni örtün, beni örtün.” dedi. Bir süre dinlendikten sonra Hz. Hatice’ye başından geçenleri, gördüklerini anlattı. Hz. Hatice de onu teselli eden şu sözleri söyledi: - Yemin ederim ki Allah seni hiçbir zaman utandırmaz. Sen akrabalarını gözetirsin, her zaman doğruyu söylersin. İhtiyacı olana yardım eder, fakiri doyurur, misafirini en iyi şekilde ağırlarsın. Hep haklıların yanında yer alır, onlara yardımcı olursun.

Bu olaydan sonra Hz.Hatice’nin Kutsal kitapları iyi bilen akrabası Varaka’nın yanına gittiler. Varaka “Bu, Allah’ın Musa’ya (as) ve İsa’ya (as) gönderdiği mesajdır. Umarım toplumun seni bu topraklardan çıkardığı günlerde hayatta olur da sana yardım ederim.”dedi. Ama o günlere kadar yaşayamadı.

İSLAM’IN ÇAĞRISI

Peygamberimiz (as) sık sık Hira Mağarası’na giderek düşüncelere dalıyor, sabırsızlıkla Cebrâil’in yeniden görünmesini bekliyordu. Uzun bir müddet geçmiş, Cebrâil bir türlü gelmemişti. Bir gece uyuyordu ki Cebrâil ona tekrar göründü. Nihayet bekleyiş dönemi sona ermişti ve tebliğ dönemi başlamıştı. Cebrâil Peygamberimize (as) Müddessir Suresi’nin ilk beş ayetini bildirdi.

TEBLİĞ:Peygamberlerin aldıkları vahiyleri insanlara anlatmasına tebliğ denir. Hz. Muhammed’in tebliğ dönemi iki kısma ayrılır.

GİZLİ TEBLİĞ

3 Yıl süreyle Peygamberimiz vahyi gizli bir şekilde iletmiştir. Allah’tan gelen emirle birlikte açık tebliğe başlamıştır.

AÇIK TEBLİĞÜç yıl gizli davetten sonra Safâ Tepesi’ne çıkıp açıktan davete başlaması.

İLK MÜSLÜMANLARI ve PEYGAMBERİMİZE YAKINLIKLARINI YAZINIZ
İLK MÜSLMAN KADIN
İLK MÜSLÜMAN ÇOCUK
İLK MÜSLÜMAN KÖLE
İLK MÜSLÜMAN ERKEK

Yüce Allah, Peygamberimizden yakınlarını uyarmasını istedi. Bunun üzerine bütün akrabasnı çağırarak onlara bir ziyafet verdi. Yemekten sonra, onları İslâm’a davet etti. Peygamberimizin amcası Ebu Leheb, buna sert tepki gösterdi ve “Akrabasını böyle kötü bir şeye davet eden baŞka kimse görmedim!” dedi. Bunun üzerine herkes dağıldı.

Müslümanlar gün geçtikçe çoğalıyordu. Erkam’ın Mekke’nin dışında bulunan evi toplantı yerleriydi. Müslümanlar gizlice buraya gelerek ibadet ediyorlar, Allah’ın emirlerini öğreniyorlardı. Erkam’ın evi İslam’ın ilk okulu sayılır. Bu okulda bizzat peygamberimiz ders vermiştir.

İKİ İSLAM DÜŞMANI: Bu iki kişi hem Müslümanlara, hem Peygamberimize büyük sıkıntılar yaşatmışlardır.

EBU LEHEB KİMDİR?

Ebu Leheb Peygamberimizin amcası olmasına rağmen, karısıyla birlikte İslam’ın ve

Hz. Muhammed (s.a.v)’in en büyük düşmanlarından birisidir. Tebbet Suresi, onların

Müslümanlara

yaptıkları kötülükler

yüzünden indi.

Mekke’li Müşrikler özellikle kimsesiz ve köle Müslümanlara işkenceler yapmışlardır.

Bundan en çok Ammar ve ailesi (Yasir, Sümeyye) ve

Hz. Bilal etkilendi.

Hz. Bilal’i Hz. Ebubekir kurtarmıştır.

İSLAM’IN İLK ŞEHİTLERİ

YASİR VE SÜMEYYE (ALLAH ONLARDAN RAZI OLSUN)

EBU CEHİL KİMDİR?

Asıl adı Hişam Oğlu Amr’dır. Kureyş

kabilesinin önde

gelenlerinden biridir. İslam’a

düşmanlığından ötürü

Peygamberimiz ona, Ebu Cehil

Adını vermiştir.

Ebu Cehil,

bilgisizlerin önderi

demektir.

BAZI MEKKELİLER NEDEN İMAN ETMİYOR?

Ebu Cehil , Ebu Leheb gibi Mekke’nin önde gelen bazı şahısları ısrarla Müslüman olmamışlardır. Bunların Müslüman olmamalarının sebeplerinin üç başlık altında toplayabiliriz.

1-Kibir: “Müslümanları küçük görüyorlardı.”

2-Kıskançlık: “Allah bizi neden Peygamber olarak seçmedide Yetim Muhammed’i seçti.”

3-Para Hırsı: Eğer putları tapmayı bırakırlarsa Mekke’deki kazanç kapılarının kapanacağını düşünmeleri

ÖMER NEREYE GİDİYORSUN?

Hz. Ömer Müslümanlara duyduğu nefretten dolayı Hz. Peygamber’i (as) bulup öldürmeye karar verdi. Öfkeyle kararını gerçekleştirmeye giderken yolda kız kardeşinin ve eniştesinin de Müslüman olduğunu öğrendi. Öfkesi daha da artmıştı, kız kardeşi ve eniştesi nasıl Müslüman olurlardı? Hemen yolunu değiştirerek kız kardeşinin evine geldi. İçeriden, okunan Kur’an ayetlerinin sesi geliyordu. Kapıyı hırsla çalarak alelacele içeri girdi ve dışarıdayken duyduğu sesin ne olduğunu sordu. Kız kardeşi saklamak istedi ama Ömer’in öfkesi şiddetliydi. Eniştesine vurmaya başladı. Attığı yumruklardan biri, araya giren kardeşinin suratında patlamış, dudağını kanatmıştı. Buna rağmen kardeşi cesaretle “Evet Müslüman olduk, ne yaparsanyap! Dinimizden dönmeyiz!” diye haykırıyordu. Ömer bu cesaret karşısında birden yumuşadı, okuduklarını getirmelerini istedi. Okuduğu ayetlerden etkilenerek İslâm’ı kabul etti. Allah, İslâm’ı Hz. Ömer’le güçlendirmişti.

“BİR ELİME GÜNEŞİ BİR ELİME AYI VERSELER”

Müslümanların artması Mekkeli müşrikleri endişelendiriyordu. Sürekli Ebu Talib’e giderek yeğenini İslâm’ı tebliğden vazgeçirmesini istiyorlardı. Bir gün Ebu Talib Mekkelilerin isteklerini ona iletti. Peygamberimiz (as) amcasına “Bir elime güneşi, bir elime de ayı verseler ölürüm de davamdan vazgeçmem!” dedi. Ebu Talib bunun üzerine duygulanarak “Git istediğini yap, ben sağ olduğummüddetçe sana hiçbir şey yapamazlar.” diyerek ona güven verdi.

JHZ. Hamza (r.a) yeğeni Hz. Muhammed’e Ebu Cehil’in yaptığı bir hakaret üzerine Müslüman olmuştur. Müslümanlara Büyük güç katmıştır.

Müslümanlar yaşadıkları eziyetler üzerine ilk olarak Habeşistan’a hicret etmişlerdir. Habeşistan’ın hükümdarı Necaşi adil bir hükümdardı..

Müslümanları korumuştur.

LMekkeliler birleşerek bir karar aldılar ve kararlarını Kabe duvarına astılar. 3 yıl boyunca Müslümanlarla hiçbir ilişkiye girmediler. Bu olaya BOYKOT denilir. Mekkeliler kendi aralarında bu kararı tartışırken Hz. Peygamber’den (as) Kâbe’nin duvarında asılı anlaşmanın güve tarafından yendiği haberi geldi. Mekkeliler gidip de bunun doğru olduğunu görünce hayretler içinde kaldılar. Böylece boykotu kaldırdılar.

LHÜZÜN YILI: Peygamberimizin Amcası Ebu Talib ve Eşi Hz. Hatice 619 senesinde vefat etmiştir.